22 Aralık 2015 Salı

Cinsel Birleşme - Sex Pozisyonları Nelerdir ?

Erkeğin Üstte Olduğu Pozisyonlar
En alışılmış pozisyon, erkeğin üstte, kadınla yüz yüze olduğu pozisyondur. (Genellikle «misyoner» ya da «evlilik» pozisyonu adı verilir.) Kadınların çoğu bu pozisyonu yeğler.
 
Misyoner poziyonu, öteki pozisyonların çoğundan daha elverişlidir. Birleşme daha az derin, uzun süreli ve duygusal ya da derin, kısa süreli ve sert olabilir. Bir çift, birleşmeye bu pozisyonla başlayabilir; erkeğin orgazmını geciktirmek amacıyla, birleşme sırasında pozisyon değiştirilebilir ve daha sonra birlikte orgazm için en uygun pozisyon olan misyoner pozisyonuna dönülerek birleşmeye son verilebilir.


Misyoner Pozisyonun Temeli
Bu pozisyon kadını gevşetir, birleşmeyi kolaylaştırır ve erkeğin alt karın (pel-vis) darbelerine yardım eder. Aynı zamanda karşılıklı okşamaya ve öpüşmeye de uygundur. Bununla birlikte, derin birleşme, daha fazla hareket özgürlüğünden hoşlanan bazı kadınları rahatsız eder. Erkek çok ağırsa ya da erken boşalma sorunu varsa ya da kadın ileri gebelik dönemindeyse, bu pozisyon uygun değildir.

 Kadının Üstte Olduğu Pozisyonlar
Misyoner pozisyonunun karşıtı olan pozisyonda çift, yüz yüze ve kadın erkeğin üstünde ata biner gibidir. Bu ona, cinsel ilişkinin şiddetini ve süresi-
ni denetleme olanağı sağlar. Diz çökmüş olarak başlayıp pozisyon da değiştirebilir. Örneğin, teması kaybetmeden uzanabilir. Bazı seksologlar, bu pozisyonun iki eşe de en çok haz veren pozisyon olduğunu ileri sürmektedirler.






Bu pozisyonda, kadın, erkeğin ağırlığından kurtulmuş olduğundan pelvis darbeler yapabilir ve birleşmenin derinliğini duyabilir. Erkek onu serbestçe okşar ve orgazmı geciktirebilir. Bu pozisyon özellikle kadının kısa ve erkeğin uzun olduğu çiftler için uygundur. Ancak kadın otururken yapılacak ters bir hareket acı verebilir, pasif rol erkeğin hoşuna gitmeyebilir. Bu pozisyon gebe kalmaya pek uygun değildir.

Eşlerin Yan Yana Olduğu Pozisyonlar
Eşlerin birbirlerinin ağırlığını taşımak zorunda kalmamaları ve kollarının serbest kalıp birbirlerine sarılabilmeleri, bu pozisyonun üstünlükleri arasında
sayılabilir. Bunun yanı sıra, bazı çiftler yeterli uyarı olanağı vermediğini öne sürerek bu pozisyonu elverişsiz bulmaktadır.





Ayakta Pozisyonlar
Ayaktaki pozisyonlar genellikle aceleyle, gizli ve rahatsız koşullarda uygulanmaktadır. Bununla beraber, en iyi koşullarda bile eşlerin boyları farklı ise durum zorlaşır. Bazı pozisyonlar erkeğin eşini yerden kaldırmasını gerektirir; bu, boy sorununu ortadan kaldırır, ancak erkeğin yorulmasına neden olabilir.





Daha kısa olan eş bir eşyanın, örneğin, kalın bir kitabın üstünde ayakta durabilir.
Arkadan Sarılarak Birleşme Pozisyonları
Çoğu kişiler arka yolla birleşmenin doğaya aykırı olduğunu savunurlar. Oysa ki, hemen hemen tüm memeliler yalnızca bu şekli uygular. Bu yeterli





derecede derin birleşmeyi ve klitoris üzerinde hoşa giden bir baskı sağlar. Uzanarak, diz çökerek, oturarak ve ayakta uygulanan değişik pozisyonlar vardır. En azından bunlardan bazıları her yaşta çifti tatmin etmektedir. Hatta bazı pozisyonlar, öteki birleşme şekillerinin çoğunu olanaksız kılan fiziksel koşullarda olan kişilere özellikle uygundur.


Özel İsteklere Cevap Veren Pozisyonlar


Yeni duygular tatma isteği, insanların çoğunu cinsel birleşmede mümkün olan yüzlerce pozisyonu denemeye itmektedir. Daha az kullanılan pozisyonlardan bazıları ise yeniliğin ötesinde bazı fiziksel ve psikolojik sorunları


çözümlemeye yarar. Gebe bir kadın için, şişman olan eşler, sırt ağrısı çekenler, penisi kısa olanlar için ve eşi kendisinden uzun "ya da kısa olanlar için hiç denenmemiş, hatta düşünülmemiş bir pozisyon en iyisi olabilir. Doğru pozisyonun seçimi, hiç orgazma varamayan bir kadının orgazma varmasına ya da iktidarsız bir erkeğin sorununun üstesinden gelmesine, hatta görünüşte kısır olan bir çiftin çocuklarının olmasına yardım edebilir;

 
Bakirelere Uygun Pozisyonlar


1.     İlk kez ilişkide bulunanların çoğu «misyoner» pozisyonunu seçmektedir. Bakire kadın ve erkekler için pozisyon ve şekil çok önemli değildir. Yaklaşım, yavaş ve düşünceli olmalıdır. Ön hazırlık vajinanın kayganlığını sağlar ve özellikle geçmişteki «petting» deneyimleri, kadının kızlık zarını genişletmiş ya da yırtmışsa, kadının rahatsızlığı azalır.


Gebe Kalmak İçin Uygun Pozisyonlar


2.     Kadın, dizleriyle erkeğin omuzlarına dayanır. Bu, kilolu kadınlarda tam birleşmeye ve spermlerin rahim ağzının yakınında birikmesine yardım eder.


3.     Diz çökmüş olarak yapılan arka yolla birleşme, eğer rahim retrovers (arkaya dönük) ise spermlerin rahim kanalına ulaşmasına sağlar.


Sorunlu Kişiler İçin


4.     Kadın, erkeğin üzerinde doğrulur. Bu pozisyon kadının vajinası darsa tam birleşmeye ulaşılmasını sağlar.

5.     Yan yana, yüz yüze pozisyon, hastalara, yorgun kişilere ve boyları birbirinden çok farklı eşlere yardım eder.
6.     Bu yan yana arka yolla birleşme pozisyonu zayıf ereksiyon sorunu olan erkeklere önerilir.
7.     Kadının üstte olduğu bu pozisyon, erkek iktidarsızlığının ve erken boşalmanın tedavisi olarak önerilir. Ayrıca orgazm olmayan kadınların tedavisinde başlangıç pozisyonu olarak yararlanılır.
8.     Bu yan yana pozisyon kadının istem-dışı kalça hareketlerini daha kolaylaştırır ve orgazma ulaşmasında yardımcı olur (7). Pozisyonun devamı olarak önerilir.
Gebelik Sırasındaki Pozisyonlar
Geçmişteki kendiliğinden düşükler nedeniyle, doktor tarafından ilk üç ayda ilişki yasaklanmamışsa, gebelik süresince önerilir. Çift, normal ilişkide bulunabilir. Gebeliğin ilerlemesi ve karnın büyümesi ile klasik ilişkiler zor ya da olanaksız olmaya başlar. İleri gebelik dönemindeki bir kadın için karına doğrudan basınç yapılmasından sakınan ya da en azından birleşmenin derinliğini denetlemeye izin veren pozisyonlar gereklidir.
9.  Eşler, yatak üzerinde bir arka yolla birleşme pozisyonunda diz çökerler ve erkek, çok fazla derine itmekten kaçınır.
10. Kadın, bacakları, vücudunu taşıyacak şekilde, açık olarak yatar. Karın üzerine basıncın olmaması bu pozisyonu gebeliğin son dönemlerine uygun kılar.




11.   Çift, arka yolla birleşmek için yan yatar. Burada da karına baskı yoktur.
12.   Çift bir sandalye üzerinde birbirine sarılır. Kadın, erkeğin üzerine oturur. Böylece birleşmenin derinliğini denetleyebilir.
Sırt Ağrısı Çekenler İçin
Sırt ağrısı çeken kişiler alışagelmiş pozisyonlarda çok rahatsız olabilirler. Oysa sıklıkla daha az kullanılan yöntemlerden yararlanabilirler ya da en azından onlara katlanabilirler. Şefkatli bir eş bu pozisyonları bulmaya çalışacaktır. İşte sırt ağrısı çeken kişilerin çoğuna uygun dört pozisyon:
13.   Erkek yatağa yatar, kadın ata biner gibi oturur, öne eğilir. (Sırt ağrısı çeken erkektir.)
14.   Erkek arka yolla birleşmek üzere ayakta durur, kadın aşağıda, yatağın üzerinde diz çöker. (Sırt ağrısı olan erkektir.)



15.   Kadın yatağa yatar, erkek ise bacakları arasında ileriye doğru kendini kaldırır. (Ağrısı olan kadındır.)
16.   Bir sandalye üzerinde yüz yüze, kadın erkeğin üzerine pelvik darbeler yapabilecek şekilde oturur. (Ağrısı olan erkektir.)
Cinsel Birleşme Seçenekleri
Penis, vajinaya girmeden de aşk yapılabilir. Birçok çift burada tanımlanan öteki cinsel etkinliklerden karşılıklı zevk alırlar. Bunlar, birleşmenin yerine ya da birleşmeden önce ya da sonra, sevişme sırasında uygulanabilirler. Birleşmenin yerine kullanıldıklarında gebelikten korunma avantajları da vardır ve böylece Ogino-Knaus gibi doğum kontrol yöntemleri kullanan çiftlere bazen önerilebilir.
 
Mastürbasyon, çiftler arasında yaygın bir cinsel etkinliktir. Genital birleşme araçlarının dışındaki araçlarla genital erotik bölgelerin uyarılmasını içerir. Uyarma yöntemi olarak sıklıkla kullanılan mastürbasyonu, bir eş, öbürüne uygulayabilir ve orgazma kadar sürdürebilir. Zevki doruğa çıkarmak için her eş öbürünün tercihlerini tanımalıdır. Örneğin, bir erkeğe mastürbasyon yapan bir kadının hangi hız ve hangi baskının onun daha çok hoşuna gittiğini bilmesi gerekirken, erkeğin de kadınların çoğunun klitorise uyarılar sırasında baskının doğrudan doğruya üzerine değil de, yandan ya da civarına gelmesine tercih ettiklerini bilmesi gerekir.


6 Temmuz 2015 Pazartesi

Öpüşmeden önce bilmeniz gereken kurallar

1. İlk öpüşme için gerekli olan sessiz zaman dilimi.
Lafım zaten öpüşmeyi şiar edinmiş arkadaşlara değil, onlar bu kısa, sessiz zaman dilimini zaten görmüşlerdir mutlaka, görmüşler ki öpüşmüşler. Benim lafın “ulan olm ne zaman öpeceğim ben kızı?” diye düşünen arkadaşlar için. Doğanın müthiş bir dengesi var, hiçbir şeyi eksik bırakmamış. Herkese istediğini veriyor ama bunu kör göze parmak şeklinde yapmıyor. İnceliklerini, doğayı okumayı bileceksin. Depremi de haber veriyor sana, yağmuru da, karı da, fırtınayı da. Bütün bunların yanında kadın erkek ilişkilerine dair de ipuçları veriyor. Ne zaman öpeceksin, ne zaman elini tutacaksın, ne zaman evine çağıracaksın hepsinin yanıtları doğada var. İşte tabiat ana ilk öpüşme için de bize bir sinyal veriyor; öpüşmenin hemen öncesinde oluşan birkaç saniyelik sessiz zaman dilimi. Filmlerde, dizilerde, belki hayatın içerisinde şahit olmuşsunuzdur. Adam kızı evine bırakır, kapının önünde biraz konuşurlar, iyi geceler diler tam ayrılacaklarken birkaç saniyelik sessiz bir zaman dilimi olur. İkisi de birbirinin gözlerine bakar ama hiçbir şey demez, işte bu an öpüşmenin geleceğini, gelmesi gerektiğini anlatan zaman dilimidir. Bunu okumasını, yorumlamasını bilen kızı öper, anlayamayan mal mal bakıp gider. Mesela kızla gülüp, şakalaşıyorsunuz. Hahaha hohoho gülüşürken ikiniz birden bir an için durulup gözlerinize bakıyorsunuz ya işte o an öpüşmenin gelmesi gereken andır. Bu öpüşmeyi haber veren kısa bir zaman dilimidir, fırsatı kaçırmamanız gerekir. Bu an şakalaşmanın bittiğini işaret eder, bu anı iyi değerlendirin, tekrar gülmeye başlamayın ya da “ulan ne güldük be!” gibi ebleh bir çıkış yapmayın. Doğa isteyene istediğini verecek, bunu da önceden bildirecek şekilde ayarlanmıştır. Bu işaretleri okumasını bilin. Zamanları heba etmeyin. Diyelim ki konuşuyorsunuz, hararetli hararetli bir şeyler anlatıyorsunuz pat diye sustunuz, o da sustu… Yapışacaksın alt dudağa, bir kere kaçırdın mı bu anı bir daha toparlayamazsın diyeyim ben sana. Hadi kolay gelsin………………….. Mesela şu zaman diliminde benim dudağımı kapmış olman gerekiyordu.
 
2. Öpmek için eğilip devam etmeden 3 saniye beklemek.
İlk defa öpüşüyor olmanın olmazsa olmaz erkek tarafı ritüelidir. Erkek, öpmek için usulca kadına eğilir, gideceği yolun 3’te ikisini aldıktan sonra yaklaşık 3 saniyelik bir es verir, nefesi kadının yüzüne çarparken duraklar, bu an öpüşmekten bile daha zevkli ve heyecan uyandıran bir andır, kadının duruşunu bozmadığını görmesinin ardından devam ederek öpüşmeyi başlatır. Bu 3 saniyelik es, kadına bir şans daha vermektir. Kadın o süre içerisinde vazgeçerse ani bir hareketle döner veya erkeğin boynuna sarılarak öpüşmenin önüne geçer. Yok öpüşmeye hazırsa gözler kapalı dudaklar hafif aralık nefes alışlarla devamını bekler. O 3 saniye önemli onu diyorum.
 
3. Erkeğin kadını kendine doğru çekip kafasını eğmeden yaptığı öpüşme türü.
Kadınlar gelip bana dese ki ‘bize öyle bir adam söyle ki evlenmekten sakınalım’, hiç düşünmeden kadını kendine doğru çekip, kafasını eğmeden öpüşen adam derim. Bunlar bencildir, şiddete meyillidir, sinirlenince gözleri hiçbir şeyi görmez, küfürbazdırlar, kadının yerini, haddini bilmesi gerektiğini düşünürler, onlara göre erkek her alanda üstündür ve bu kabul edilmelidir. Toplum içinde kadına saygı göstermez, istediği yapılmayınca sinirlenir, küfreder, telefonda sinirlendirirseniz metrobüste bile olsa bağırmaya başlar, saygısız, kaba ve rahatsız edicidir. “Bütün bunları kadını kendine çekmesinden mi çıkardınız?” hayır, kafasını eğmemesinden. Yeri geliyor kadını biz de çekiyoruz ama kafanın eğimi önemli (25-40 derece)
 
4. Erkeğin kadını ağzının iki kenarından tek eliyle tutup gerçekleştirdiği öpüşme türü.
Kavga sahnelerinde görmeye alışık olduğumuz “senin ağzını büzerim” tadında yapılan tek el ile karşı tarafın ağzını büzme hareketini öpüşmeye uyarlamış erkektir. Kadını yanaklarından tek eliyle tutar, kendine çeker, öper ve bırakır. Tek taraflı biraz da zoraki bir öpüşmedir bu. Aslında öpüşme bile değil de öpmedir. Ancak karizmatik, olgun erkeklerin elinde bir silaha dönüşebilir. Kadının yanağı fazla sıkılmamalı, kadının erkeğe kendi isteğiyle yaklaşmasına izin verilmeli ve öpüşürken gözler kapatılmamalıdır. Öpüşmenin ardından erkek sanki hiçbir şey olmamış gibi kaldığı yerden devam etmelidir. Bu öpüşmenin ardından bir sevişme olması mümkün değildir. Bu öpüşme erkeğin kadına üstünlüğünü kabul ettirdiği, ipler benim elime mesajını verdiği bir öpüşmedir. Kadın bunu kabul ederse ileriki aşamalara geçilebilir. Tepki gösterirse, erkek “sen bilirsin” diyecektir. Clint Eastwood böyle öper mesela kadınlarını, John Wayne de böyleydi, bizde Kadir İnanır bu akımın temsilcilerindendir.
 
5. Kadının sırtını erkeğe yasladığı tersten öpüşme türü.
Genellikle kucak kucağa oturulan pozisyonlarda gerçekleşen bir öpüşme türdür. Pikniklerde, üniversite bahçelerinde, açık hava sinemalarında en çok görülen öpüşmedir. Masum bir öpüşme olarak başlar ancak kısa sürede kızın tamamen erkeğe dönmesiyle biçim değiştirir. Eğer kızın geri dönme ihtimali yoksa, bir süre ateşli şekilde tersten devam edip söner. Kız dönmemeye niyetliyse erkeğin yol göstermesi gereklidir. Kızı omuz başlarından hafifçe tutup bir tık çevirmesi kızın dönmesi için yeterlidir. Eğer kız direniyorsa demek ki ilerisini istemiyordur. Hayvan gibi abanıp kızın omzunu çıkarmaya gerek yok.
 
6. Kadının erkeğin ellerini tuttuğu öpüşme türü.
Sadece öpüşmek istiyorum, elin ayağın rahat dursun mesajı veren bir öpüşme türüdür. Kız kasık hizasında erkeğin iki elini de tutarak öpüşür. Erkeğin herhangi bir müdahalede bulunması imkansızdır. Erkek ellerini kurtarmak istediğinde, sinyali alan kız derhal öpüşmeyi kesecek ve kendini geri çekecektir. Ne zaman ki erkek yine ellerini kıza teslim edecek, öpüşme tekrardan başlayacaktır. Çekingen kız, uçarı erkek öpüşmesidir bu. Erkeğin sürekli kızı sevişmeye ikna etmeye çalıştığı ama kızın buna yanaşmadığı ilişkilerin öpüşmesidir. Bunun bir sonraki aşaması ellerin erkeğin göğsüne konması, ardından da boynuna dolanmasıdır. O aşamaya kadar erkek sadece dudaklarla yetinmek durumundadır.
 
7. Kadının erkeği iterek bitirdiği öpüşme türü.
“Yeter git, yoksa şuraya devrilip kendimi sana sunacağım” türü bir öpüşmedir. Kadının vücut dilini olanca kabalığıyla kullandığı bir öpüşme türüdür. Uzun süren, ateşli öpüşme bitmeyince ve kadın hafiften kendini bırakma noktasına gelince can havliyle erkeği iterek öpüşmeyi bitirir. Erkeğin bu noktada yapması gereken, hiçbir şey demeden ama uzaklaşmadan beklemektir, çünkü bu öpüşmelerin “tam bitti derken ateşli şekilde yeniden başlayan öpüşmeye” dönme ihtimali çok yüksektir. Ancak erkeğin ısrarcı olması, kadını tutup kendine çekmeye çalışması olumsuz sonuçlar doğurur. Kadının kendini savunmaya çalışması ile kötü görüntüler ortaya çıkabilir. Sakin ve kararlı olunursa erkeği iten kadın çekmesini de bilecektir. Ha, çekmiyorsa yapacak bir şey yok, bir dahaki buluşmayı bekleyin illaki bir şeyler olur.
 
8. Kadının erkeğin dudağını ısırarak bitirdiği öpüşme türü.
Daha doğrusu kadının erkeğin dudağını ısırarak bitirdiği değil de, dudağı ısırılan erkeğin “n’apıyosun sen ya?” diyerek kaçtığı öpüşme şeklidir. Kadının domine ettiği, yönlendirdiği, erkeğin kadına ayak uydurduğu bir öpüşme şeklidir. Eğer sonunda kadın istiyorsa erkek kaçabilir ama kadının aklında başka planlar varsa, erkek kaçsa bile yakalanır. İlginçtir ki bu öpüşme türü sessiz sakin görünen kadınlara ait bir öpüşme türüdür. İlk bakışta sanki vamp, şehvetli kadınlara aitmiş gibi görünse de asıl uygulayıcıları sakin, dış görünüşü son derece normal kadınlardır. Sakin atın çiftesi pek olur sözünü destekleyen bir öpüşme türüdür. Yine kadının baskın olduğu, üstte yer aldığı, hafif sado-mazo bir sevişmenin habercisidir. Eğer böyle bir sevişmeye hazırsanız, dudağınızı ısıran kadına daha şiddetli bir ısırıkla karşılık vermenizde hiçbir sakınca yok. Ama kaçarsanız bilin ki yakalanacak ve cezalandırılacaksınız!
 
9. Kadının ellerini erkeğin göğsüne koyduğu öpüşme türü.
Araya mesafe koymak isteyen kadınların gerçekleştirdiği öpüşme türüdür. “Seninle öpüşüyorum ama şimdilik bu kadar, başka zaman belki sevişiriz” demenin kısa yoludur. Ateşli bir öpüşme değildir, daha ziyade erkeği avutmak, öpüşmüş olmak için yapılan bir öpüşmedir. Erkeğin sürekli öpüşmeyi harlandırmak istediği, ancak kadının erkeğin göğsüne koyduğu elleriyle bunun önünü kesiti bir öpüşmedir. Eğer bir öpüşmede kadın ellerini göğsünüze koyuyorsa, o öpüşmeden sadece öpüşme bekleyin, ilerisini pek aklınıza getirmeyin. Çünkü öpüşmenin devamında kızın elleri aşağı kayarken boşalan yeri başı alacaktır. Göğsünüze yaslanıp salınmaya başlaması ise gecenin sonunun geldiğinin habercisidir.
 
10. Kesintili vahşi öpüşme
En ateşli ve yıpratıcı, bununla birlikte öpüşmeyi iyi bilen çiftler tarafından gerçekleştirilen öpüşme şeklidir. Tarafların birbirlerini kısa aralıklarla, kısa süreli ve vahşi şekilde öpmeleriyle gerçekleşir. Bu kısa öpüşmelerde ısırma, dişleme gibi vahşi bir tarz ön plandadır. Bu öpüşmeyi yapan çiftlerin gözlerinin açık olması ve birbirlerine küfreder gibi bakmaları bu öpüşmenin olmazsa olmazlarındandır, belki de bu öpüşmeyi tanımlayan durumdur. Çift birbirini öperek iter, kafa atar gibi dudaklarını ısırırlar, hatta sonrasındaki sevişmenin şiddetine göre dudaklar kanayabilir bile. Uzun süredir sevişmeyi bekleyen, ama buna fırsat bulamamış çiftlerin birbirlerine yaptıkları kurdur diyebiliriz.
 
11. Kadının erkeğin kalçasını avuçladığı öpüşme türü.
Kadının ön planda olduğu, erkeği ayarttığı ya da ayartmaya çalıştığı, sevişme öncesi öpüşme türüdür. Kıç avuçlamanın karşılıklı olması durumunda sevişmenin bir tık öncesi diyebiliriz, ancak daha ziyade erkeğin çekingen, kadının ise onu baştan çıkarmaya çalıştığı anların öpüşmesidir. Kıçı avuçlandığında kaçmak isteyen erkeği alt dudağından ısırarak kaçmasını engellemek tipik bir davranıştır. Üstünden şaşkınlığı atan erkeğin de kendini vermesiyle öpüşme yavaştan ön sevişmeye doğru kayar. Ancak bu tür öpüşmelerde, böyle bir muameleye alışık olmayan erkek tarafı %80 kaçma eğilimindedir. Kadının böyle çılgınlıklar yapmasına aşina olmayan bir erkeğe yapılması kırıcı sonuçlara yol açabilir. Toplum içinde, açık alanlarda yapılması Avrupa’da, özellikle Fransa’da falan tebessüm ile karşılanırken. Türkiye’de öpüşürken erkeğin kalçalarını avuçlayan kızı mahalleli kınar, esnaf döver, polis taciz eder. Onun için Türkiye gibi tutucu ülkelerde bu öpüşme mümkün olduğunca kapalı mekanlarda yapılmalıdır. Son olarak bu öpüşme biçimini sarhoş kız öpüşmesi olarak da adlandırabileceğimizi belirtelim. Sarhoş olan her 10 kızdan 9’u erkek arkadaşını bu şekilde öper.
 
12. Kadının erkeğin boynundan asıldığı öpüşme türü.
Nispeten tutkulu bir öpüşmedir. Kadının boyunun erkekten kısa olmasını avantaja dönüştüren, kadının erkeğinin boynundan adeta asılarak kendini ona doğru çekmesiyle gerçekleştirilen bir öpüşmedir. Ülkemizde açık alanlarda bu tür bir öpüşme görmek pek mümkün değildir, ancak Avrupa’da ve Amerika’da özellikle ayrılma sahnelerinde, garlarda, havaalanlarında görülen en yaygın öpüşme biçimidir. Bu öpüşmede asıl figür kızdır ve öpüşmeyi başlatan büyük ihtimalle erkeğin boynuna dolanmış olan kız tarafıdır. Erkeğin pasif kaldığı, kızın etrafına aldırmadan hoyratça erkeği öptüğü bir öpüşmedir. Onun içindir ki tutucu ülkelerde açık alanlarda yapılmasının sonuçları yine esnaftan dayak yemeye, zabıta tarafından su dökülerek ayrılmaya kadar varabilir. Öpüşmenin bitmesinin ardından çiftlerin kafa kafaya verip bir süre öyle kalmaları, ardından ani bir hareketle ayrılmaları ve ayrılan tarafın giderken diğerinin arkasından bakması sık görülen uygulamalardandır. Her ne kadar ateşli bir öpüşme gibi dursa da genellikle bir süre ayrı kalma öncesinde yaşandığı için aynı zamanda duygu yüklü bir öpüşmedir. Bunun bir de kavuşma versiyonu vardır ki, o artık iyice uçarı çiftler tarafından kızın erkeğin kucağına hoplamasını takiben vuku bulur ve kısa sürelidir. Çünkü daha eve gidip sevişilecektir.
 
13. Kadının erkeğin beline sarıldığı öpüşme türü.
Tutku seviyesi düşük, parti, bar, disko öpüşmesidir. Hatta okulların yıl sonlarında görmeye alışık olduğumuz bir öpüşme türüdür. İlk öpüşmede ellerini nereye koyacağını bilmeyen çiftler için birebirdir. Bundan dolayı ilk öpüşmelerin öpüşme biçimidir diyebiliriz. İçinde acemi bir tutku, bastırılmış cinsellik ve bolca heves barındırır. Bu öpüşme ortak kararla vuku bulur. Öpüşmek için ilk hamlenin kimden geldiği önemsizdir, kız da olabilir erkek de. Çok detaya girmeyen, yalın bir öpüşmedir, mesela “French kiss” göremezsiniz bu öpüşme türünde. Türkiye’de en yaygın öpüşme türü budur, liselilerin vazgeçilmesidir. Çift oturuyor olsa bile rahatlıkla uygulanabildiği için kullanım kolaylığı sunar. Bu öpüşmenin devamında bir sevişme olması olası değildir. Kişilerin kaç zamandır görüşüyor olduğuna, bulundukları mekana, arzu seviyelerine göre boyundan asılarak öpüşmeye dönebilir ve devamında sevişme vuku bulabilir. Ama dedim ya düşük bir ihtimal.
 
14. Öpüşürken kadının dudaklarını ağzın içine almak.
Dışarıdan bakıldığında kötü görünen, kadın için pek de zevki olmayan, erkeğin ise neden yaptığını bilmediği bir acayip öpüşme şekli. Kadının ağzının (komple dudakların) ağzın içine alınarak emilmesi şeklinde gerçekleştirilir. Ancak uzmanlar tarafından kesinlikle önerilmeyen bir stildir. Ama oldu ki bi bok yediniz kadının dudaklarını aldınız ağzınızın içine, panik yapmayın, usulca emip bulduğunuz gibi bırakın. Uzun sürmesi durumunda sonuçları hiç de iyi olmaz. Bir diğer yol ise bu rezilliğin farkına varır varmaz işi French kiss’e döndürmektir ki her babayiğidin harcı değildir. Böyle önce dille dudakları aralayacaksın, üst dudağı ağzının içinden kaydırırken, alt dudağı sıkıca kavrayıp dili bademciklere değdireceksin falan zor iş. Sen kadının ağzını komple yutağa çek sonra French kiss’e nasıl dönerim diye yol ara, olacak iş değil.
 
15. Kadının erkeğin ağzını kapatarak bitirdiği öpüşme.
“Ben de istiyorum ama şimdi, burada, bu zamanda olmaz” öpüşmesidir. Kadın kendini tutmak için erkeğin ağzını kapatarak hem çok istiyorum hem de şimdi değil mesajını çok güzel verir. Ardından erkeğin ağzını kapattığı elinin üstüne başını koyarak pişmanlığını, üzüntüsünü dışa vurur. Erkek bir yer temin ederse, olumsuzlukları giderirse deli sevişme olur ancak kaygılı kadının endişeleri giderilmezse bir adım öte geçmek mümkün değildir. Bir anda başlayan, olmaması gereken öpüşmelerdir aynı zamanda. Mesela evli erkek, bekar kadın öpüşmeleri bu sınıfa ait en klasik öpüşmelerdir. “Öpüşmek istiyorum ama evlisin” mesajı çok nettir.
 
16. Kadını en yakın duvara dayayıp yapılan öpüşme.
Kapalı mekan öpüşmesidir, aynı zamanda erkeğin sevişme isteğini en güçlü şekilde dışa vuran öpüşmedir. Duvara yaslar kollarını yukarı kaldırıp iki yana açar, yavaş yavaş aşağıya iner… Eğer kadın bu noktada müdahale etmezse al sana sabaha kadar seks. Ama bu noktada kadın, hayır derse meali “sadece oynaşalım sevişmeyelim”dir. Erkek ne kadar üstelerse üstelesin o noktada hayır diyen kadın geri dönmez. Abartıp donu falan çıkarmaya kasanlar okkalı bir tokat eşliğinde bu mükemmel öpüşmeden de mahrum kalırlar.
 
17. Bonus
Bir de böyle bir şey var ama cidden denemenize hiç gerek yok. Amuda falan kalkmanız gerekir ki gerçekten çektiğiniz eziyete değmez.

29 Haziran 2015 Pazartesi

Kadınların Sormaya Çekindiği Sorular


Kadınların soramadığı ama merak ettiği sorular

Birbirini anlamayan çiftler cinsellikte de başarılı olamazlar. Daha renkli bir yaşam için çiftlerin sınırlarını zorlamaları yeterli olacaktır. Yapılan araştırmalar sonucunda uzmanlar cinsellikte kadınların erkeklere nazaran daha utangaç olduklarını belirtiyor!

Kadınların beyninde olan ve sormaya çekindikleri sorular:

  • Eşimi çok daha vahşi hale getirebilmek için acaba ne yapmalıyım?
  • Sperm acaba alerji yapar mı?
  • İlişki başlangıcında fazla ıslanmıyorum acaba bir problem mi var?
  • Hamile kaldığımda cinselliği arzulamam normal mi?
  • Oral seks için fazla rahat değilim ne yapmam lazım?
  • Vibratör yerine başka ne deneyebilirim?
  • Seks istemiyorum acaba ne kadar zaman sürer?
  • Erkeklerin aldatma nedenleri ençok neden kaynaklanıyor?
  • Eşim kilolu eskisi gibi tahrik olmuyor ne yapmalıyım?
  • Penisin üzerindeki şişliklerin nedeni nedir? Bu durum normal midir?
  • Kocamin kavisli penisi var, bu durum seks yapmamızı zorlaştırıyor, çaresi nedir?
  • Doğum kontrol hapları cinsel isteksizlik yapar mı?
  • Büyük penis daha mı çok tatmin ediyor?
  • Seksi kullanmak kendimi önemli hissettirir mi?
  • Evlenme sonunda cinselliğin azalması normal bir durum mudur?
  • Eski partnerimle cinsel fantazi kuruyor olmam bende bir sorun mu olduğunu gösterir?
  • Kilolu seks için daha farklı ne deneyebilirim?
  • Eşim Sekste daha çılgın olmamı istiyor bunun için ne yapmam lazım?
  • Doğum sonrası kilo yüzünden seks hayatım bitti. Nasıl geri kazanabilirim?
  • Doğum kontrol yöntemlerinin hangisi daha güvenli?
  • Uzun süreli seks yapmama cinselliği bitirir mi?
  • Stres yüzünden seks konusunda adapta olamıyorum, ne yapmam lazım?
  • Kocamı mastürbasyondan nasıl kurtarabilirim?
  • Kocami vibratör için nasıl ikna edebilirim?
  • Seks zamanlarını nasıl ayarlamalıyım?
  • Daha heyacanlı sek için neler yapılmalı?
  • Doğum sonrası libidomu nasıl geri alınır?
  • Eşimin daha uzun süreli seks yapmasını, erken boşalmamasını nasıl başarabilirim?
  • Orgazm olamama nedenleri nelerdir?
  • Erkekler neden mastürbasyon yapar?
  • Eşimin porno film izlemesi normal midir?
  • Eşimi bana oral seks için nasıl ikna edebilirim?
  • Acısız oral seks yapılır mı?
  • Oral seks ile boşalma alışkanlık yapar mı?
  • Oral seks için kokuyu nasıl giderebilirim?
  • Seksin fazlasının zararları var mı?
  • Dansçı kızları kıskanmam normal mi?
  • Küçük penis seks pozisyonları nelerdir?
  • Eşim çekici gelmiyor ne yapmam lazım?
  • Eşim beni boşaltamıyor ne yapmam lazım, bir kolayı var mı?
  • Uzun süreli orgazm olamama sorunları nedir?
  • Kocamın herzaman boşalamaması normal mi?
  • Hızlı orgazm yöntemleri nedir?
  • Vajinamı daha dar nasıl yapabilirim, daraltma yöntemleri nedir?
  • Birleşmenin acı vermesi normal mi?
  • İlişkiden sonra alınan duş hamileliği engeller mi?
  • Erken boşalmanın önlemi var mı?
  • Kocamin penisi küçük bunu hangi dille söylemeliyim?
  • Cinsel hayatımı nasıl renkli hale getirebilirim?
  • Doğum cinselliği azaltır mı?
  • Kırbaçlı seks iz bırakır mı?
  • Eşime kelepçeli seks istediğimi söylesem tuhaf olur mu?
  • Seks sırasında tokat normal mi?
Kadınların merak edip sormaya çekindikleri soruların başlıcaları yukarıda belirtilmiştir.